Seyit Mehmet ÖZKAN
Yönetim Kurulu Başkanı
YAZARLAR
Seyit Mehmet ÖZKAN
EMEĞE SAYGI!
12.12.2024
Hasan YÜKSEL
GEGİÇ USTA
2.12.2024
Kenan AKSEKİ
AZMİN ZAFERİ
25.04.2024
C.Sezai ÖNCÜ
BİRLİKTE GÜÇLÜYÜZ
22.05.2023
Ümit ÖZIŞIK
SÖNMEYEN MEŞALE
8.05.2023
Cüneyt YİS
GİDECEĞİNİZ YÖNÜ BİLMEK HIZDAN DAHA ÖNEMLİDİR!
1.05.2023
Nuran ÖZEŞER
ÇOCUKLARIMIZIN FUTBOL TEMEL EĞİTİMİ
24.04.2023
Bülent KAYITKEN
"KONTROL VE PAS"IN KISA HİKAYESİ
17.04.2023
Rıfat Osman AŞÇILAR
BİRLİKTEN GÜÇ DOĞAR
10.04.2023
Fevzi KUVVETLİ
ÖZEN YOKSA ÖDÜL DE YOKTUR…
3.04.2023
BABA, ÇOCUK, KALECİ, SANTRFOR. DOMATES, VASAT İNSAN
HAYATI yüzeysel yaşıyoruz, derinlere inmiyoruz, inemiyoruz, sonuçta vasat yaşıyoruz.. Vasattan da “Sürdürülebilir Üretim” çıkmıyor...
Pazartesi, 11 Mart 2019
Kıymetli Futbolseverler merhaba,
Bilenler biliyor ama bir çok kişinin de bilmediğini görüyorum..
• Ben A takımımızın maçlarına gitmiyorum..
Neden gitmiyorum?
Çünkü ben 50 yaşımdan sonraki yaşamımı, bu toprakların çocuklarına spor yaptırmayı, sporu sevdirmeyi ve içlerinden çıkacak doğal yetenekli olanlarından “gerçek” profesyonel futbolcular yetiştirmeye adamış bir insanım..
Yani asli görevim, 6 yaşında kıpır kıpır çocuklardan başlar, 19 yaşında futbolu meslek olarak benimsemiş, aklen ve bedenen güçlü, atletik yapılı gençlerle biter..
Bu nedenle hafta sonlarım tamamen çocuklarımızın ve gençlerimizin maçlarını izlemekle geçer..
Tam 12 yıldır böyle devam ediyorum..
Bu yüzden de bütün genç takım oyuncularımızın isimlerini, pozisyonlarını, kişiliklerini, ayırıcı özelliklerini ezbere biliyorum.. (Pozisyon = Mevkii)
Profesyonel kulüplerimizin içinde, benden başka bu işe “aşkla” yaklaşan, bir de Sabahattin Sarıalioğlu Ağabeyimiz var.. İstanbulspor’un sahibi olan kıymetli Sarıalioğlu Ailesi’nin yaşayan en büyüğü..
Başka bir tane dahi profesyonel kulüp yöneticisi bulamazsınız genç takım maçlarında..
Bir iki görünürler, sonra yavan gelir, tat alamazlar bırakırlar.. Çünkü bildikleri çok yüzeyseldir, derine inmeyi beceremezler, bırakırlar..
Amaaannn herkesin hayatı kendine..
xxx
10 Mart 2019 Pazar günü sabah 08:30’da İzmir, Yeşilyurt Sait Altınordu tesislerimizde idim..
Hedefim; güne, henüz 9 yaşında olan 2010 doğumluların maçını izleyerek, keyifle başlamak..
Ana Kapıdayım, Babalar ve Anneler evlatlarını getirmekteler..
Bir gördüm, Memo karışma dedim içimden..
Bir tane daha, bir tane daha derken, artık müdahale etmem kaçınılmaz hal aldı..
• Babaların tümü çocuklarının spor çantalarını taşıyorlardı...
Başladım tek tek ilgilenmeye ve dilim döndüğünce anlatmaya..
• Babalar, çocuğunuzun spor çantasını neden siz taşıyorsunuz? Neden kendisi taşımıyor ?..
• Babalar, çocuğunuzun her şeyini siz yaparsanız, bu çocuklar “Yetişkin” olduklarında “Hayat”la nasıl başa çıkacaklar?..
• Babalar, böyle yaparsanız nasıl “Öz Güvenli Bireyler” yetiştireceğiz?!!!..
Gün iyi başlamadı yani !.. Sorun yine aynı biz “Yetişkinler”..
Neyse ki 9 yaşlar, Premier Lig’e taş çıkartacak hareketler yaparak, beni tekrar hayata döndürdüler : ) ..
Çocuklara o kadar çok borçlu hissediyorum ki kendimi, anlatamam..
xxx
Yine ayni gün, yani 10 Mart 2019 Pazar akşamı bir arkadaşımla Beşiktaş-Konyaspor maçını izliyoruz..
Konyaspor kalecisi Serkan Kırıntılı çok iyi bir kurtarış yaptı, arkadaşım dedi ki ;
• Memo, bizden “Kaleci” çıkıyor da, neden “Santrfor” çıkmıyor?..
• Babo, içe dönük, yani korumacı bir yapımız var ve tekil işlerde daha başarılıyız..
• Nasıl yani?..
• Santrfor çıkmamasının nedeni “Birlikte Çalışma Adabı”mız eksik.. Kooperatif Düşünce yapımız hiç yok..
Küçük olsun benim olsun derken, bak, tarım ürünleri ithal eder duruma düştük..
• Yani şimdi santrforla ziraatı nasıl bağdaştırdın, anlamadım?..
• Babo sen İspanya’nın Almeira bölgesini biliyor musun ?..
Ya da büyüklüğü Konya kadar olan Hollanda’nın kuzeyini gezdin mi ?..
Ya Fransa’nın Bordo bölgesindeki bağları gördün mü ?..
• Nerelere gittin be Memo !..
• Eee söylüyorum kardeşim, Oturan Aslan mı? Gezen Tilki mi?
Demek istediğim şu ki; “Gol atmak” bir kişinin işi değildir, organize iştir, takım/ekip işidir..
Biz “toplu yaşamayı”, “çoğul düşünmeyi”, “organize olmayı” beceremediğimiz müddetçe “Santrfor” da yetiştiremeyiz!..
• Memo be, bi santrfor dedim, konuyu aldın memleket meselesine çevirdin!..
• Yazımın başında dediğim gibi, babalar ve anneler sadece kendi çocukları için yaşarlarsa, onların sosyal insan becerileri kazanmaları için onlara alan açmazlarsa, yandı gülüm keten helva !..
12 yıldır çocuklarla tam zamanlı YAŞIYORUM Babo, dibine kadar yaşıyorum.. İzliyorum, gözlüyorum, araştırıyorum, yurt dışına çıkıyor kıyaslıyorum..
• Dedim ya, hayatı yüzeysel yaşıyoruz, derinlere inmiyoruz, inemiyoruz, sonuçta vasat yaşıyoruz..
Vasattan da “Sürdürülebilir Üretim” çıkmıyor kardeşşş !..
Santrafor da çıkmıyor, koskoca memlekette tarım ürünleri de yeterince yetişmiyor..
xxx
• Anneee susadım, su versene yaaa..
Hemen oğlum benim, hemen..
• Ardaaaa hadi uyan, okula geç kalacaksıııınnnn..
Aman be Anneee her gün okul, her gün okul!..
• Yiğit baban seni okuldan alacak, bak sakın terleyip başıma hasta olayım deme..
Anne yarım saat arkadaşlarımla oynayayım yaaaa..
Hiç kimse kusura bakmasın, dost acı söyler ;
Bu yetiştirme tarzından “Vasat İnsan” çıkar ve eşeğin kuyruğu gibi ne uzar, ne de kısalırız, öyle kalırız!..
Biz de bedavaya kürek çekeriz !..
Kalın sağlıcakla,
Seyit Mehmet Özkan
Altınordu Arması Yediemini