
Hasan YÜKSEL
AFO Çevre İlçeler Koordinatörü
YAZARLAR

Seyit Mehmet ÖZKAN
SAYIN ANNELER ve BABALAR MERHABA
24.12.2024

Hasan YÜKSEL
ADANMIŞLIK
27.03.2025

Kenan AKSEKİ
AZMİN ZAFERİ
25.04.2024

C.Sezai ÖNCÜ
BİRLİKTE GÜÇLÜYÜZ
22.05.2023

Ümit ÖZIŞIK
SÖNMEYEN MEŞALE
8.05.2023

Cüneyt YİS
GİDECEĞİNİZ YÖNÜ BİLMEK HIZDAN DAHA ÖNEMLİDİR!
1.05.2023

Nuran ÖZEŞER
ÇOCUKLARIMIZIN FUTBOL TEMEL EĞİTİMİ
24.04.2023

Bülent KAYITKEN
"KONTROL VE PAS"IN KISA HİKAYESİ
17.04.2023

Rıfat Osman AŞÇILAR
BİRLİKTEN GÜÇ DOĞAR
10.04.2023

Fevzi KUVVETLİ
ÖZEN YOKSA ÖDÜL DE YOKTUR…
3.04.2023
ADANMIŞLIK
Sıradan insan olmayanların hayat hikayeleri...
Perşembe, 27 Mart 2025
Sıradan insan olmayanların hayat hikayeleri...
Merhaba Altınordu Ailesi,
Günümüzde BAŞARI üzerine sosyal ve psikolojik alanda çok önemli araştırmalar yapılmıştır. Dilerseniz önce başarının kısa bir tarifini yapalım. Başarı; kişinin mutlu olacağı konu ve konuları tespit etmesi, onlara ulaşması için hedefler koyması, o hedefler uğruna çabalaması, zor zamanlarda hedeflerinden ayrılmama çabası göstermesi, bu süreçten heyecan duyması, ulaştığı hedeflerle mutlu olması ve kişinin bulunduğu noktadan geriye baktığında gurur duyacağı bir hayatı yaşamasıdır.
Konuyu daha iyi anlamak amacıyla dünyanın en büyük organizasyonu olan olimpiyat oyunlarında şampiyon olan sporcuların hayat hikayelerine bir göz atalım.
ALFRED HAJOS babası Tuna nehrinde boğulduktan sonra iyi bir yüzücü olma kararını verdiğinde 13 yaşındaydı. 1896 ATINA olimpiyatlarında HAJOS yüzme dalında olimpiyat şampiyonu oldu.
Amerikalı ALVIN KRAENZIEIN 1900 PARIS olimpiyatlarında 60 metre sürat koşusunda, 110 metre engellide, 200 metre engellide ve uzun atlamada altın madalya kazandı. Tek bir olimpiyat boyuncu kazandığı 4 madalya bir atlet için hala kırılamayan bir rekordur. Kraenziein aslında nitelikli bir dişçidir. Ama bu mesleği hiçbir zaman yapmamıştır. Yarışmaları bırakınca antrenörlük yapmıştır. Kendini tamamıyla spora adamıştır.
Amerikalı cimnastikçi GEORGE EYSER sol bacağı tahta olmasına rağmen 1904 ST. LOUIS olimpiyat oyunlarında altın madalya kazanmıştır.
1908 LONDRA olimpiyatlarında İsveçli atıcı SWAHN çoktan 60 yaşını devirmişti. Hareketli hedef vurmayı kazandı. Birinci dünya savaşından sonra olimpiyatlarda yarışmak üzere 72 yaşında tekrar geri dönerek gümüş madalya sahibi oldu.
1924 CHANONIX 1. kış olimpiyatlarına JULIUS SKUTNABB ilk kez katıldığında 34 yaşındaydı. Olimpiyatta 1 gümüş, 1 altın madalya kazandı.
1928 AMSTERDAM olimpiyat oyunlarında kürekte Avustralyalı HENRY PEARCE çeyrek final yarışı sırasında bir dizi ördeğin botunun önünden geçmesine izin vermek için durdu. Ardından devam etti ve sonunda altın madalyaya ulaştı.
1928 ST. MORITZ kış olimpiyatlarında Norveçli SONJA HENIE kadınlar artistik buz pateninde 15 yaşında birincilik kazandı. Artistik buz patencisi SONJA HENIE olimpiyat sahnesine ilk olarak 1924'te çıktığında 11 yaşındaydı. O olimpiyat oyunlarında tecrübe kazanan SONJA 1928 ve 1932 Olimpiyatlarında altın madalya aldı.
1932 LAKE PLACİD kış olimpiyatlarında Fransız karı koca PIERRE ve ANDREE BRUNET artistik buz pateninde altın madalya aldılar.
1948 Londra Olimpiyatlarında 30 yaşında anne olarak katılan Hollandalı atlet FANNY BLANKERS KOEN 6 dalda dünya rekoru sahibiydi.
KAROLY TAKACS 1938 de orduda görevliyken Macar takımının bir atıcısıydı. Görev esnasında bozuk bir el bombasının atışlarda kullandığı sağ elinde patlaması nedeniyle sol eliyle ateş etmeyi öğrendi ve yarışmalara geri dönüp büyük bir başarı elde etti. 1952 HELSINKI Olimpiyatlarında TAKACS atıcılık dalında arka arkaya 2 defa birinci oldu.
Ve yine 1952 HELSINKI olimpiyatlarında Danimarkalı LIS HARTEL binicilik yarışmasında erkeklere karşı mücadele etmesine izin verilen ilk kadın yarışmacılardandı. Çocuk felci geçirdikten sonra dizlerinin altı felç olmasına rağmen yarışan HARTEL gümüş madalya aldı.
1956 CORTINA D'AMPEZZO kış olimpiyatlarında Amerikalı artistik buz patencisi TEENLEY ALBRIGHT olimpiyatlardan önce düşerek ciddi bir sakatlık geçirdi. Sol pateni sağ botunu kesti, bir damarı yardı ve bir kemiği çürüğe çıkardı. Ama o yine de o kadar iyi bir performans sergiledi ki jürinin çoğundan birinci sıra oylarını almayı başardı.
1959 MELBOURNE olimpiyat oyunlarında Avustralyalı yüzücü DAWN FRASER iki dalda altın madalyayı aldığında dünya ve olimpiyat rekorunu kırdığında henüz 19 yaşındaydı.
ALADAR GEREVICH kılıç dalında dünyanın en büyük sporcusudur. 6 farklı olimpiyatta 6 madalya alan tek sporcudur. Son olarak 1960 ROMA olimpiyatlarında 50 yaşındayken boy göstermiştir.
Etiyopyalı ABEBE BIKILA 'nın ilk olimpiyat maratonu çıplak ayakla altın madalya kazandığı 1960 ROMA olimpiyatlarında gerçekleşmiştir. Kendisini hedef alan küçümseyici açıklamalara aldırmayan BIKILA bütün rakiplerini geride bırakıp zafer takının yanındaki bitiriş çizgisini birinci olarak geçmiştir.
20 yaşındaki NILMA RUDOLPH bir olimpiyat içerisinde 3 atletizm madalyası birden kazanan ilk Amerikalı kadındı. Bu olağanüstü başarıyı çocukluğunda geçirdiği önemli hastalıklardan kurtulduktan sonra kazanmıştır.
1964 INNSBRUCK Kış Olimpiyatlarında İtalyan kızak takımından EUGENIO MONTI, Britanyalı TONY NASH ve ROBIN DIXON 'ın civatalarının kırılması üzerine onlara bir cıvata vererek altın madalya kazanmalarını sağladı. MONTI ayrıca ilk DE COUBERTIN Sportmenlik Madalyasını kazanmıştır.
1970 MUNICH olimpiyatlarında Finlandiyalı uzun mesafe koşucusu LASSE VIREN 10.000m finalinin ortasında yere düşmesine rağmen kalkıp koşarak dünya rekoru kırmış ve altın madalya almıştır.
1988 SEUL olimpiyat oyunlarında Amerikalı atlayıcı GREG LOUGANIS başını tramplene çarpmasına rağmen 2 altın madalya kazanmıştır.
1998 NAGONO kış olimpiyatlarında kayakçı Avusturyalı HERMANN MAIER iniş sırasında kontrolünü kaybetti ve insanları korkutan bir düşüş yaşadı. Havada uçarak iki çite çarptı, inanılmaz bir şekilde üç gün sonra büyük slalomda altın madalya kazandı.
2006 TORINO kış olimpiyatlarında snowboard paralel büyük slalomda ağabey - kardeş finale kalmıştı. PHILIPP favoriydi ama ağabeyi SIMON 'un sıkı mücadelesi ile karşılaştı. Kazanan 2 altın madalyayı arka arkaya alan PHILIPP oldu.
Dünya ve olimpiyat şampiyonlarının hayat hikayeleri işte böyledir.
Kimi çıplak ayakla koşarak,
Kimi yere düşüp kalkarak,
Kimi sakat sakat yarışarak,
Kimi erkeklere meydan okuyarak,
Kimi yaş sınırı tanımayarak,
Kimi centilmenliklerini asla bırakmayarak,
Kimi doğaya ve çevreye saygı duyarak,
Kimileri ailecek yarışarak,
Kimi tahta bacakla yarışarak,
Kimi hastalık ve sakatlıklar sonrası muhteşem geri dönüşler yaparak,
kazanılan Olimpiyat ve Dünya Şampiyonlukları. Hiçbir engel onları durduramamış, spor aşkı ile sporcu gibi yaşamışlar, mükemmelliğe ulaşmak için binlerce saat çalışmışlar, yarışmışlar, kararlı ve cesaretli olmuşlar, yaptıkları işe odaklanmışlar, iş ahlakını elden bırakmamışlar, yarışırken bile rakiplerine saygı göstermişler.
Aslında farklı farklı sporlarda başarılı olan bu insanların birbirleri ile aynı olan en büyük özelliği nedir diye sorduğumuzda; karşımıza şu sihirli kelime ortaya çıkar. "ADANMIŞLIK."
Sevgili çocuklar ve gençler, olimpiyat şampiyonları üzerinde yapılan bir araştırmada başarıya etki eden etkenlerin en başında "ADANMIŞLIK" çıkmıştır. Eğer hedeflerinize ulaşmak istiyorsanız mutlaka yukarıdaki şampiyonların yaptıkları gibi kendinizi işinize adayın. Elit sporcu olmanın yolu uzun ve meşakkatlidir. Doğru ve sağlam adımlar atın. Sizlere bu yolda yürekten başarılar dilerim.
Saygılarımla.
Hasan YÜKSEL
Merhaba Altınordu Ailesi,
Günümüzde BAŞARI üzerine sosyal ve psikolojik alanda çok önemli araştırmalar yapılmıştır. Dilerseniz önce başarının kısa bir tarifini yapalım. Başarı; kişinin mutlu olacağı konu ve konuları tespit etmesi, onlara ulaşması için hedefler koyması, o hedefler uğruna çabalaması, zor zamanlarda hedeflerinden ayrılmama çabası göstermesi, bu süreçten heyecan duyması, ulaştığı hedeflerle mutlu olması ve kişinin bulunduğu noktadan geriye baktığında gurur duyacağı bir hayatı yaşamasıdır.
Konuyu daha iyi anlamak amacıyla dünyanın en büyük organizasyonu olan olimpiyat oyunlarında şampiyon olan sporcuların hayat hikayelerine bir göz atalım.
ALFRED HAJOS babası Tuna nehrinde boğulduktan sonra iyi bir yüzücü olma kararını verdiğinde 13 yaşındaydı. 1896 ATINA olimpiyatlarında HAJOS yüzme dalında olimpiyat şampiyonu oldu.
Amerikalı ALVIN KRAENZIEIN 1900 PARIS olimpiyatlarında 60 metre sürat koşusunda, 110 metre engellide, 200 metre engellide ve uzun atlamada altın madalya kazandı. Tek bir olimpiyat boyuncu kazandığı 4 madalya bir atlet için hala kırılamayan bir rekordur. Kraenziein aslında nitelikli bir dişçidir. Ama bu mesleği hiçbir zaman yapmamıştır. Yarışmaları bırakınca antrenörlük yapmıştır. Kendini tamamıyla spora adamıştır.
Amerikalı cimnastikçi GEORGE EYSER sol bacağı tahta olmasına rağmen 1904 ST. LOUIS olimpiyat oyunlarında altın madalya kazanmıştır.
1908 LONDRA olimpiyatlarında İsveçli atıcı SWAHN çoktan 60 yaşını devirmişti. Hareketli hedef vurmayı kazandı. Birinci dünya savaşından sonra olimpiyatlarda yarışmak üzere 72 yaşında tekrar geri dönerek gümüş madalya sahibi oldu.
1924 CHANONIX 1. kış olimpiyatlarına JULIUS SKUTNABB ilk kez katıldığında 34 yaşındaydı. Olimpiyatta 1 gümüş, 1 altın madalya kazandı.
1928 AMSTERDAM olimpiyat oyunlarında kürekte Avustralyalı HENRY PEARCE çeyrek final yarışı sırasında bir dizi ördeğin botunun önünden geçmesine izin vermek için durdu. Ardından devam etti ve sonunda altın madalyaya ulaştı.
1928 ST. MORITZ kış olimpiyatlarında Norveçli SONJA HENIE kadınlar artistik buz pateninde 15 yaşında birincilik kazandı. Artistik buz patencisi SONJA HENIE olimpiyat sahnesine ilk olarak 1924'te çıktığında 11 yaşındaydı. O olimpiyat oyunlarında tecrübe kazanan SONJA 1928 ve 1932 Olimpiyatlarında altın madalya aldı.
1932 LAKE PLACİD kış olimpiyatlarında Fransız karı koca PIERRE ve ANDREE BRUNET artistik buz pateninde altın madalya aldılar.
1948 Londra Olimpiyatlarında 30 yaşında anne olarak katılan Hollandalı atlet FANNY BLANKERS KOEN 6 dalda dünya rekoru sahibiydi.
KAROLY TAKACS 1938 de orduda görevliyken Macar takımının bir atıcısıydı. Görev esnasında bozuk bir el bombasının atışlarda kullandığı sağ elinde patlaması nedeniyle sol eliyle ateş etmeyi öğrendi ve yarışmalara geri dönüp büyük bir başarı elde etti. 1952 HELSINKI Olimpiyatlarında TAKACS atıcılık dalında arka arkaya 2 defa birinci oldu.
Ve yine 1952 HELSINKI olimpiyatlarında Danimarkalı LIS HARTEL binicilik yarışmasında erkeklere karşı mücadele etmesine izin verilen ilk kadın yarışmacılardandı. Çocuk felci geçirdikten sonra dizlerinin altı felç olmasına rağmen yarışan HARTEL gümüş madalya aldı.
1956 CORTINA D'AMPEZZO kış olimpiyatlarında Amerikalı artistik buz patencisi TEENLEY ALBRIGHT olimpiyatlardan önce düşerek ciddi bir sakatlık geçirdi. Sol pateni sağ botunu kesti, bir damarı yardı ve bir kemiği çürüğe çıkardı. Ama o yine de o kadar iyi bir performans sergiledi ki jürinin çoğundan birinci sıra oylarını almayı başardı.
1959 MELBOURNE olimpiyat oyunlarında Avustralyalı yüzücü DAWN FRASER iki dalda altın madalyayı aldığında dünya ve olimpiyat rekorunu kırdığında henüz 19 yaşındaydı.
ALADAR GEREVICH kılıç dalında dünyanın en büyük sporcusudur. 6 farklı olimpiyatta 6 madalya alan tek sporcudur. Son olarak 1960 ROMA olimpiyatlarında 50 yaşındayken boy göstermiştir.
Etiyopyalı ABEBE BIKILA 'nın ilk olimpiyat maratonu çıplak ayakla altın madalya kazandığı 1960 ROMA olimpiyatlarında gerçekleşmiştir. Kendisini hedef alan küçümseyici açıklamalara aldırmayan BIKILA bütün rakiplerini geride bırakıp zafer takının yanındaki bitiriş çizgisini birinci olarak geçmiştir.
20 yaşındaki NILMA RUDOLPH bir olimpiyat içerisinde 3 atletizm madalyası birden kazanan ilk Amerikalı kadındı. Bu olağanüstü başarıyı çocukluğunda geçirdiği önemli hastalıklardan kurtulduktan sonra kazanmıştır.
1964 INNSBRUCK Kış Olimpiyatlarında İtalyan kızak takımından EUGENIO MONTI, Britanyalı TONY NASH ve ROBIN DIXON 'ın civatalarının kırılması üzerine onlara bir cıvata vererek altın madalya kazanmalarını sağladı. MONTI ayrıca ilk DE COUBERTIN Sportmenlik Madalyasını kazanmıştır.
1970 MUNICH olimpiyatlarında Finlandiyalı uzun mesafe koşucusu LASSE VIREN 10.000m finalinin ortasında yere düşmesine rağmen kalkıp koşarak dünya rekoru kırmış ve altın madalya almıştır.
1988 SEUL olimpiyat oyunlarında Amerikalı atlayıcı GREG LOUGANIS başını tramplene çarpmasına rağmen 2 altın madalya kazanmıştır.
1998 NAGONO kış olimpiyatlarında kayakçı Avusturyalı HERMANN MAIER iniş sırasında kontrolünü kaybetti ve insanları korkutan bir düşüş yaşadı. Havada uçarak iki çite çarptı, inanılmaz bir şekilde üç gün sonra büyük slalomda altın madalya kazandı.
2006 TORINO kış olimpiyatlarında snowboard paralel büyük slalomda ağabey - kardeş finale kalmıştı. PHILIPP favoriydi ama ağabeyi SIMON 'un sıkı mücadelesi ile karşılaştı. Kazanan 2 altın madalyayı arka arkaya alan PHILIPP oldu.
Dünya ve olimpiyat şampiyonlarının hayat hikayeleri işte böyledir.
Kimi çıplak ayakla koşarak,
Kimi yere düşüp kalkarak,
Kimi sakat sakat yarışarak,
Kimi erkeklere meydan okuyarak,
Kimi yaş sınırı tanımayarak,
Kimi centilmenliklerini asla bırakmayarak,
Kimi doğaya ve çevreye saygı duyarak,
Kimileri ailecek yarışarak,
Kimi tahta bacakla yarışarak,
Kimi hastalık ve sakatlıklar sonrası muhteşem geri dönüşler yaparak,
kazanılan Olimpiyat ve Dünya Şampiyonlukları. Hiçbir engel onları durduramamış, spor aşkı ile sporcu gibi yaşamışlar, mükemmelliğe ulaşmak için binlerce saat çalışmışlar, yarışmışlar, kararlı ve cesaretli olmuşlar, yaptıkları işe odaklanmışlar, iş ahlakını elden bırakmamışlar, yarışırken bile rakiplerine saygı göstermişler.
Aslında farklı farklı sporlarda başarılı olan bu insanların birbirleri ile aynı olan en büyük özelliği nedir diye sorduğumuzda; karşımıza şu sihirli kelime ortaya çıkar. "ADANMIŞLIK."
Sevgili çocuklar ve gençler, olimpiyat şampiyonları üzerinde yapılan bir araştırmada başarıya etki eden etkenlerin en başında "ADANMIŞLIK" çıkmıştır. Eğer hedeflerinize ulaşmak istiyorsanız mutlaka yukarıdaki şampiyonların yaptıkları gibi kendinizi işinize adayın. Elit sporcu olmanın yolu uzun ve meşakkatlidir. Doğru ve sağlam adımlar atın. Sizlere bu yolda yürekten başarılar dilerim.
Saygılarımla.
Hasan YÜKSEL