Futbol Öz Kaynak düzenimizi merak eden kıymetli futbolseverler merhaba,
2 Ocak 2018 tarihli “BRAVO KAPİTANO” başlıklı yazımız ile futbolda Öz Kaynak modeline “gerçek” yatırım yapan, “gerçek” kaynak ayıran
tek kulüp olmamızdan ve kulüplerimizin süper lig havucuna ulaşmaktan başka gözlerinin hiçbir şeyi görmediğini özetlemiştik..
4 Ocak 2018 tarihli “GÖKHAN GÖNÜL ve ALTINORDU MESLEKİ KARİYER PLANI” başlıklı yazımız ile de bugüne kadar yetişen ünlü futbolcularımızın,
dağda açan kardelen çiçekleri gibi kendiliğinden yetiştiklerini, sürdürülebilir başarıları sağlayacak bir “Futbolcu Yetiştirme Sistemi”’ne geçiş yapmak gereğini belirtmiştik..
Şimdi sıra dizinin son yazısında;
- Futbol, izleyenler için bir “Oyun”, ancak sahada olanlar için bir “Meslek”tir..
Artık profesyonel futbolun bir “Meslek” olduğu bilincine varmalıyız..
Bu gerçek sadece futbolcular için değil, diğer tüm bileşenler için de geçerlidir..
Örneğin hakemler de sadece “Hakemlik Mesleği” yapmalılar..
“Profesyonel” futbolun “Amatör” yöneticiler tarafından yönetilmesi ise tam bir tezat !..
Mahallerimizin, semtlerimizin amatör futbol kulüpleri, amatör yöneticiler tarafından yönetilebilir tabii ki..
Ama profesyonel futbolun ve koskoca bütçelerin amatör yöneticiler tarafından yönetilmesinin sonuçları ortada !..
Futbolumuzu yöneten büyüklerimizin mutlaka önümüzdeki süreçte bazı önlemler alacaklarını tahmin ediyorum..
Kendi konumuza dönelim ve futbolda “Yetiştiricilik” ve “Meslek” terimlerini birbirlerine bağlayalım..
“Meslek”, öğretilir, eğitim işidir.. Önce teorik eğitim, ardından uygulamalı eğitim birbirini takip etmelidir..
Örneğin eski adıyla İzmir Mithatpaşa Sanat Enstitüsü, yeni adıyla İzmir Mithatpaşa Anadolu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi,
1867 yılından itibaren İzmir’in tüm sanayicilerinin, teknisyenlerinin yetiştiği bir Meslek Okulu olmuştur.. İzmir’in medarı iftiharıdır.. (Fotoğraf 1)
Hem “Eğitim” hem de “Uygulama” ikisi bir arada çok ciddi yürütülürmüş eskilerde..
Dünyasını değiştiren veya yaşamakta olan Mithatpaşa mezunu bir çok sanayici büyüğüm oldu..
Hepsi kendi mesleklerinin zirvesine çıkmış müthiş sanatkar usta kişilerdir..
Örneğin benim “Yaşam Hocam” Süleyman Atik Amcam da Mithatpaşa mezunudur.. Modelcilik’te bir numaradır..
Galata köprüsünün döküm korkuluklarının modellenmesi ona aittir.. Sfero dökümü ilk başaran ailedir Atik Ailesi..
Futbol ile ilgisi yok demeyin, insan bir yerlere geliyorsa, çok çalışarak, çok özveride bulunarak, araştırarak, bedenini değil daha çok beynini yorarak geliyor..
Anadolu’da ise, Ahilik geleneğinin eseri olan Yamaklık, Çıraklık, Kalfalık ve Ustalık süreçlerinden geçilirmiş eskiden..(Fotoğraf 2)
Bu işe “balıklama” daldığımız 5 Ocak 2007 tarihinden bugüne, 11 yılımız geride kaldı..
11 yılda üniversitede 2 dal bitirir, bir de üzerine “doktora” yapardık hani..
“Uygulama”nın önemini vurgulamak için söylüyorum, yaşadıklarımızın çoğunu üniversitelerde okuyup öğrenmemiz mümkün değil..
Herkes futbolu bir “yan iş” olarak görüyor !.. Olursa iyi olur, olmazsa memur olsun..
Yok beyim öyle !.. Eskidendi o..
- PROFESYONEL FUTBOL BİR MESLEK’TİR..
- Öncelikle bu iş “Süreç Odaklı”dır, herkes bunu bile.. 10 yıldır meyve vermeye başlama süresi..
- Kim öle kim kala diyecekler, başka kapıya!..
- Çocuklara yetişkin muamelesi yapan “Sonuç Odaklı” kişilere de tavsiye etmem bu işi!..
- “Çocukları sevmeyenler” ve “genç takım maçlarını izlemekten hoşlaşmayanlar” zaten hiç bulaşmasınlar!..
- Futbol, günde 1 saat yapılan yarım yamalak takım antrenmanıyla geliştirilemez !..
- “Aç ayı oynamaz!”. Sporcu Beslenmesi olmazsa olmazıdır bu işin..
- “Kirasını ödeyemeyen Antrenör” işine odaklanamaz !.. “İş Huzuru” çok önemlidir..
- 6, 7 yaşlardan itibaren, önce atletik kabiliyetleri geliştirerek başlamak gerekir..
- Hem berrak bir zihne, hem de güçlü bir beden yapısına sahip olmak gerekir..
- Biri olmazsa, diğeri de eksik kalır !..
- Bunun için sadece saha içi değil, saha dışı eğitimler de almak gerekir..
İşte bütün bunları, ülkemizin de gerçeklerini de göz ardı etmeden bir “sentez” ile sonuçlandırdık..
- ALTINORDU FUTBOL MESLEK OKULU – AFMO
Huzurlarınızda “Başarıda 10.000 Saat Kuralı”na göre hazırlanmış olan AFMO Eğitim Müfredatı ve Not Verme Sistemi *** (Tabloyu kırmızı yazının üzerine tıklayıp indirebilirsiniz)
Bir yerden başlamak gerek..
Her kulübümüze sezon başı akreditasyon sürecinde, bütçesinin %20’sini “Özerk Alt Yapı”sına ayırması ve uygulaması koşulu ilk adım olabilir..
Biz 150 sporcumuza “Hamilik” yapıyoruz.. Başkaları da 20 sporcu ile başlasın, ama bir yerden başlansın.. Yavaş yavaş, hazmede hazmede arttırılır..
Duyar gibi oluyorum;
- Ulen oğlum sen ne diyon len !.. Biz de para olsa, hemen Afrika’dan/Avrupa’dan bir iki siyahi oyuncu getirivercez, süper lige çıkıvercez..
- Değil %20, %2 bile vermem kardeşim, sana değil bana küfredecekler yarın öbür gün !..
800 bin km2 arazi, 80 milyon İnsan, 30 milyon Çocuk/Genç.. Geçiniz, öyle mi!..
Dağlarımız çok nasıl olsa, kardelen çiçekleri çıkmaya devam edecektir, demek, kolaycılığın, popülizmin daniskasıdır.
- Gerçek > Hala ölçüleri net 68x105 olmayan, küçük ebatlı ve kötü suni çim sahalarda oynuyor 18/19 yaş delikanlılarımız..
“Olmayacak duaya Amin” gibi bir durum görünüyor olsa da, siz yine de bizim müfredatı bi inceleyin yafu..
Kalın sağlıcakla,
Seyit Mehmet Özkan
Baba Dedesi Ahilik Diyarı Kırşehir’den olan bir İşkolik..